Fatma HAYTAN

Fatma HAYTAN

08 Ağustos 2022 Pazartesi

ÇEVRE KİRLİLİĞİ

ÇEVRE KİRLİLİĞİ
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Çağımızın en büyük problemlerinden birisi olan çevre kirliliği gün geçtikçe artmaya devam ediyor. Kirliliği azaltmak adına yapılan çeşitli projeler yetersiz kalıyor, bu sorunu ortadan kaldırmaya yetecek adımlar atılmıyor.

Sokakta yürürken ya da toplu taşıma araçlarını beklerken içtiğimiz sigara izmaritlerini, plastik atıklarını ve daha akla gelmeyen birçok şeyi sokaklara atıyor, atana dur demiyoruz. Belediye çalışanları çöpleri ve sokakları yetişebildikleri kadarı ile temizliyorlar. gözden kaçan taraflar yıllarca sokakta yok olmayı bekleyecek.

Çevre kirliliği denilince akla sadece sokaklara atılan çöpler gelse de aslında kavramı oldukça geniş bir konu. Fabrika atıkları, karbon salınımı, araçlardan çıkan egzoz gazlarına kadar birçok konuyu etrafında topluyor.

Herkesin özel aracının olması havaya karışan egzoz dumanının oranını da aynı şekilde arttırıyor. Özellikle büyük şehirlerde sadece çevre kirliliğini değil trafiği de arttıran bir durum olarak göze çarpıyor. İnsanlar bir yerden bir yere gitmek için saatler öncesinden yola çıkmak zorunda kalıyor. Bu durum hem soluduğumuz havayı etkiliyor hem de ozan tabakasına gün geçtikçe zarar vermeye devam ediyor.

Gün içinde kullanılan kokuların çevreye zarar verip vermediğini bilmeden hareket ediyoruz. Güzel kokmak kendimizi iyi hissettirse de çevreye verdiği zarar bir o kadar kötüdür. Keyfi olarak kullanılan kokuların azaltılması yönünde insanlarımız bilinçlendirilmiyor, aksine çeşit çeşit koku reklamlarıyla insanlar farkında olmadan çevre kirliliğine teşvik ediliyor.

Sanayileşen toplumlarında her geçen gün yeni fabrikalar kuruluyor. Bu fabrikaların doğaya verdiği zarar yüzyıllar boyunca insanlığı tehdit edecek boyutlara ulaşıyor. Fabrikadan çıkan gazlar, geri dönüştürülmeyen atıklar ve daha nicesi tekstillerin oluşturduğu kirliliğin başlıca sebepleridir. Doğaya zararlı atıkların derelere boşaltan moloz yığınlarının boş bulduğu her alana bırakan fabrikaların denetime tabi olması gerekmektedir.

Çevre kirliliği denildiğinde akla sadece sokağa ve havaya bırakılan zararlı maddeler gelse de aşırı ve gereksiz gürültü yapmakta çevre kirliliğini oluşturan türlerden birisidir. Araçlardan çıkan ve insanları rahatsız eden sesler, atılan havai fişekler, sokak ortasında birçok canlıyı rahatsız edecek düzeyde çıkarılan sesler bir çevre kirliliğidir. Bu bağlamda havai fişek gibi gürültü kirliliği yapan sesler doğaya da zarar veriyor. Çıkan kıvılcımlar binlerce hektar orman arazilerinin yok olmasına neden oluyor. Ayrıca su kirliliği de insanlara, hayvanlara hem de doğaya zararları uzun yıllar devam edecektir. Bunların en önemlilerinden birisi son yıllarda denizlerimizde görülen müsilajlar doğanın isyanının sesidir. Berrak ve temiz haldeki denizlerimizin geldiği son durum içler acısı olmakla birlikte müsilaj yüzünden yaşamlarını devam ettiremeyen deniz canlıları için de bir yaşam mücadelesidir.

Doğaya salınan atıkların yok olma süreleri maalesef ki yüzyıllar sürebiliyor. Özellikle geri dönüştürülebilecek atıkları doğaya salmak yerine belediyelerin yerleştirdiği geri dönüşüm kutularına bırakılırsa doğayı kurtarmak için gerçekleştirilen mücadeleye katkı sağlamış oluruz. Dünya da ne yazık ki çevre kirliliğine karşı duyarsızlık azımsanamayacak oranda. İnsanlar hem yaşadığımız çevreye, hem de diğer canlıların ortak yaşam alanlarını yaşanamayacak hale getiriyor. Ve ne yazık ki bu sorunun önüne geçilmek adına sağlam adımlar atılmıyor. Dünyamıza gün geçtikçe zarar vermeye ve kendi sonumuzu hazırlamaya devam ediyoruz. Umuyoruz ki hem ülkemizde hem de dünyada bu sorunu alt edebileceğimiz çözümler oluşturur ve buna ayak uydururuz. İnsanların çevreye olan duyarlılığını arttıracak etkinliklere katılımlar sağlanmalı çevremizi ve doğamızı temiz tutmalıyız. Çevre kirliliği problemini zaman geçtikçe çözüme kavuşturmayı başarabileceğiz. Doğa ile kalın…

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.