Total Banner
TEKBİRİN MANASI VE ÖNEMİ NERELERDE SÖYLENİR
675 okunma

TEKBİRİN MANASI VE ÖNEMİ NERELERDE SÖYLENİR

ABONE OL
16/03/2023 17:20
TEKBİRİN MANASI VE ÖNEMİ NERELERDE SÖYLENİR
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Tekbir Allah-u Ekber şeklinde ifade edilen İslamî bir kavramdır. Sözlükte Allah’ın üstün, yüce ve ulu olduğunu ifade eder. Kur’an-ı Kerim’de yalnızca bir kere geçmiştir. Allah-u Ekber zikrinin oldukça çok fazileti ve sevabı vardır. Bu zikri söylemek ve hatta her hâlette bu zikirle meşgul olmak müstahaptır. Bir çok dua ve farz zikrin bir bileşenidir. Nitekim “Tesbihat-ı Erbaa”da farz, Hz. Fatıma’nın tesbihatında müstahap ve ayrıca ezan ve ikamede de bu zikir yer almaktadır. Tekbir sözcüğü sadrı İslam’dan günümüze kadar savaşlarda ve Müslümanların toplantılarında rayiç bir slogan olarak kullanılmıştır ve Türkiye, İran İslam Cumhuriyeti, Irak ve Afganistan gibi ülkelerin bayraklarında da bu sembol kullanılmaktadır. Sözlük ve Istılahta Tekbir, Allah-u Ekber şeklinde ifade edilen İslami bir kavramdır. Sözlükteki anlamı Allah’ın her şeyden üstün, yüce ve ulu olduğunu ifade eder. (Zuzeni, c. 2, s. 563; Şad, maddenin zeyli.) Dini metinlerde, tekbir Allah’ı üstün ve yüce olarak ifade etmek için kullanılmaktadır, buna rağmen kelimenin sözlük anlamının dini kullanımından etkilendiği anlaşılmaktadır.( Bkz. İbn Manzur, kibir maddesi.) Zira tekbirin sözlük anlamı, her şey veya bireylerin büyük sayılması anlamındadır.( Cevheri, kibir maddesi.) Kur’an’da Tekbir Kibir kelimesinin kökü çeşitli baplarında (kibir, istikbar, tekebbür, ikbar) Kur’an’da çok defalar geçmiştir, ancak tekbir kelimesi yalnızca bir kere geçmiştir.( Bkz. İsra, 111.) Müfessirler kelimenin tefsiri hakkında Allah’ın ululamak ve yüce saymak( Tabersi, c. 6, s. 689.) ve bazı rivayetler esasına göre ise Allah-u Ekber söylemek anlamındadır.( Huveyzi, c. 3, s. 239.) Bu iki anlamın cem edilmesi mümkündür. Kur’an’ın başka ayetlerinde, tekbir sözcüğü emir kipinde geçmiş ve genel olarak Hz. Resulullah (s.a.a) ve müminler bu emre muhatap olmuştur.( Bakara, 185, Hac, 3, Müdessir, 3.) Tüm bu yerlerin tamamında tekbir kelimesi yalnızca Allah hakkında kullanılmıştır ve Allah dışındakileri ululamak için, “tefil” babı yerine “ifal” babında kullanılmıştır.(Yusuf, 31.) Hadislerde Tekbir

Hadis metinlerinde, genellikle Allah-u Ekber söylemekle eşanlamlı veya Allah’ı yüceltmek ve ululamak anlamında kullanılmıştır. Nitekim bir rivayette(Hürrü Amuli, c. 7, s. 433.) Allah’ı hidayet ettiği ve sağlık ve afiyet verdiği için ululamak anlamında kullanılmıştır. Başka rivayetlerde ise Allah Teâlâ’nın, vehim ve vasfedilmekten çok daha yüce ve büyük olduğu(Bkz. İbn Babaveyh, s. 11-12.) veya put ve başka tanrılardan mukayese edilmekten çok daha ulu ve yüce olduğu anlamındadır.(A.g.e, c.2, s. 239.) Fıkıh Baplarında Tekbir kelimesi, taharet, salat (namaz), hac ve ticaret baplarında geçmiştir. “Allah-u Ekber” zikrinin oldukça çok fazileti ve sevabı vardır. Bu zikri söylemek ve hatta her hâlette bu zikirle meşgul olmak müstahaptır.( Vesailu’ş Şia, c. 7, s. 183- 191.) Birçok dua ve farz zikrin bir bileşenidir. Nitekim “Tesbihat-ı Erbaa”da farz, Hz. Fatıma’nın tesbihatında müstahap ve ayrıca ezan ve ikamede de bu zikir yer almaktadır. Namaz’da Tekbir, namazda ya farzdır ya da müstap: Farz Tekbir Tekbiretu’l İhram (iftitah tekbiri de söylenmektedir) namazın ecza ve belki erkanındandır. Onsuz namaz sahih değildir.( Cevehiru’l Kelam, c. 9, s. 201.) Mümin meyyite namazda beş tekbir getirmek farzdır.( Cevehiru’l Kelam, c. 12, s. 31.) Bayram namazlarında (Kurban ve Fıtır) Tekbiretu’l İhram dışında kunutta dokuz tekbir (birinci rekâtta beş tekbir, ikinci rekâtta dört tekbir) alınmaktadır.( 15. Cevehiru’l Kelam, c. 11, s. 395.) Müstehab Tekbir Tekbiretu’l İhram dışında, altı tane daha tekbir almak –ki bu tekbirlere iftitah tekbirleri denmektedir- ayrıca bir haletten başka bir halete geçildiğinde de (kıyamdan rükûa geçildiğinde, rükûdan secdeye geçildiğinde, birinci secdeden ikinci secdeye geçildiğinde, secdeden kalkıldığında ve kunut için) söylemek müstaptır. Dolayısıyla iki rekatlık bir namazda, on bir tekbir, üç rekatlı bir namazda on altı tekbir, dört rekatlı bir namazda ise yirmi bir tekbir alınması müstahaptır.(Cevehiru’l Kelam, c. 10, s. 351-352.) Rükua gidilmeden önce ve secde öncesi ve sonrası tekbri getirilmesinin istihbabının olduğu da meşhur görüşlerdendir. Bazı kadim alimlerden farz olduğu nakledilmiştir.( Cevehiru’l Kelam, c. 10, s. 101-103 ve 169; Hedaiku’n Nadire, c. 8, s. 290.) Namazların ardından üç kere tekbir getirilmesi müstahaptır.( Cevehiru’l Kelam, c. 10, s. 408.) Tekbirin Namazdaki Adabı Meşhur görüşe göre namaz esnasında tekbir alındığında ellerin kulak ya yüz veya boğaz hizasına kadar kaldırması müstahaptır. (Cevehiru’l Kelam, c. 9, s. 229-233; Müstemseku’l Urve, c. 6, s. 82, 85.) Eller yukarı kaldırıldığında tekbire başlanılması ve eller indiğinde tekbirin bitirilmesi müstahaptır.(Cevehiru’l Kelam, c. 9, s. 235.) Bazıları naslar esasına göre tekbirin, eller tam olarak yukarı kaldırıldıktan sonra söylenmesini söylemektedir.

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.