PSİKOLOJİK TRAVMA
344 okunma

PSİKOLOJİK TRAVMA

ABONE OL
10/02/2025 23:11
PSİKOLOJİK TRAVMA
0

BEĞENDİM

ABONE OL

İnsan düşünmeden edemiyor. Kahramanmaraş merkezli depremde kaybettiğimiz vatandaşlarımızın yanında depremden maddi manevi etkilenen 10 il dolusu insanımız daha var. Genci yaşlısı çocuğu çocuklusu, bebek bekleyeni, hepsi tasavvur edemeyeceğimiz kadar ağır şeyler yaşadılar. Sadece derin uykudan korkunç bir gürültüyle uyanıp sıcak yatağından fırlamak, yanına hiçbir şey alamadan incecik kıyafetlerinle sokakta kalmış olmak bile çok büyük bir travma. Bu yetmezmiş gibi yakınlarının, sevdiklerinin, belki çocuğunun, annesinin, belki de küçücük bebeğinin enkazdan çıkarılmasını beklemek, yaşaması için dua etmek, dakikaları saymak…

Düşünün bir, bir yanınızda yaralılar, cansız bedenler çıkarılıyor, bir yanınızda en sevdikleriniz enkazdan kurtarılmayı bekliyor. Ruhen dağılmanız ne kadar sürer? Her taraftan çığlıkları, inlemeleri, yakınını kaybedenlerin feryatlarını duyarken ne kadar sağlam kalabilirsiniz?

Yakını kurtarılamamış olanlar onların ölümlerinin acısız ve hızlı olmuş olması için dua etmemişler midir? Bu ne büyük bir acıdır; eğer kendinizi bir an için onların yerine koyabiliyorsanız o acıyı yüreğinizden hissedebilirsiniz.

Elbette hiç can ve mal kaybı yaşamamış olan depremzedelerimiz de var. Ama onların bile o koca şehirlerde mutlaka bir arkadaşı, bir tanıdığı mutlaka ya kaybedildi ya da evini kaybetti.

Şimdi gidebilenler, kalacak yeri olan başka şehirlere gitti, gidemeyenler bölgede yerleştirildikleri yerlerde yaşamaya çalışıyor. Okullarda aynı sınıfı başka ailelerle paylaşıyor, az sayıdaki ortak tuvaletleri kullanıyor, dağıtılan yemekleri yiyorlar. Banyo yapma imkânları yok. Evlerine girip eşyalarını alamıyorlar. Kimininse evi bile kalmamış.

Üniversite öğrencileri duyuyorum, pırıl pırıl gençler, çevre illere dağılmışlar. Yanlarına bir kıyafet bile alamadan ayrılmak zorunda kalmışlar.

Bunların hepsi bir depremde evlerini terk etmek zorunda kalmış onurlu insanlar. Bütün bu yaşadıklarının onlarda ne ağır bir psikolojik travma yarattığını düşünebiliyor musunuz?

Kısacası hiç zarar görmemiş insanlarımız manen büyük yıkıma uğradılar. Olayları sıcak evlerinde televizyonlardan izleyen bizlerin bile psikolojisi alt üst olmuşken, kimsenin ağzını bıçak açmıyorken, yediğimizden içtiğimizden utanıyor, rahat yataklarımızda yatarken vicdan azabı çekiyorken onların yaşadığı psikolojik sarsıntıyı tahayyül edebiliyor musunuz?

Kelimeler kifayetsiz. Acılar tarifsiz.  Ve ne yazık ki bunun izleri uzun yıllar, belki de bir ömür boyunca sürecek.

Şu an bölgede destek sağlamakta olan psikologların görevli olduğunu biliyorum. İhtiyacı ne kadar karşılayabildiklerini kestirmek zor.  Ulaşabildikleri herkese en azından akut travmayı atlatabilmeleri için yardımcı olduklarından eminim. Ama asıl iş he şey yerli yerine oturduktan, düzen sağlandıktan herkes yerine yerleştikten sonra başlıyor. O depremi yaşayan insanların bir iki görüşmede verilen destekle ruhen uğradıkları yıkımı atlatabilmeleri imkânsız. Ve ne yazık ki psikolojik rahatsızlıklar zamanında müdahale edilmezse çığ gibi büyüyor; ayrıca fiziksel hastalıklara da yol açıyor. Ruhen sağlıklı olmayan bir kişinin ne kendisine ne de çevresine faydası olmuyor.

Yapılacak iş çok. Şu anda ayni ve maddi yardımlar, sağlık yardımları yapılıyor ama yıllar süren bir psikolojik uzman yardımına ihtiyaç olacağı gerçeği de unutulmamalı. Belki bunun için de bir fon oluşturulup gereken maddi kaynak sağlanarak bu destek mutlaka verilmeli.

Bir daha yaşanmaması dileği ile…

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.