0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Son yıllarda sıklıkla duyduğumuz ergonomi genelde rahatlık ve konfor anlamında kullanılsa da gerçek tanımı daha farklı olan bir bilim dalı. İşin insana, insanın da işe ve iş yeri ortamına uyumu” için gereken şartların araştırılması anlamına gelmekte.

Ergonomi esas olarak insan kullanımına yönelik tasarım, çalışma ve yaşama koşullarının en uygun hale getirilmesini amaçlayan bir uygulamalar bütünü. İş, ürün tasarımı, ev yaşamı ve dinlenme dönemi etkinlikleri ve bunlara yönelik üretimle ilgili olarak çevre ile kişinin etkileşimi olarak da tanımlanıyor.

Uzmanlar insanın işe uyumunun sağlanmasının çalışma ortamının insana uydurulması ile sağlanacağını ifade ediyorlar.
Yıllardan beri ergonomistler çalışma ve yaşama ortamındaki stresi ve insanın bu stresle baş edebilme çabalarını ya da uyumunu sağlayacak önlemleri araştırıyorlar. Kısacası hayatın insan üzerindeki zorlayıcı ve olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılması ya da sınırlandırılmasına yönelik bütün çabalar ergonomi alanına giriyor.  

Günümüzde birçok ev ve işyeri ergonomi yasalarına uygun şekilde tasarlanıyor. Mutfaklar, fabrikalar, ev yaşam alanları hatta konaklama tesisleri, eğlence mekânları tasarlarının tasarlanmasında bu yasalar göz önüne alınıyor.
Özellikle masa başı iş yapılan, sürekli bilgisayar kullanılan büroların anatomik yapıya uygun şekilde tasarlanmış mobilyalarla döşenmesi ve kişilerin de uygun çalışma pozisyonuna dikkat etmeleri çok önemli. Aksi halde bel ve boyun ağrıları hatta bu bölgelerde fıtıklarla mücadele etmek durumunda kalınıyor.

Artık sadece iş yerlerinde etkili bir insan kullanımı amacı ile değil evlerde de özellikle mutfak ve banyolarda kazaları ve yaralanmaları da önlemek, güvenli bir çalışma ortamı sağlamak için de ergonomiye uygun tasarımlar yapılıyor, süpürgeden fırına kadar kullanılan tüm cihazların, oturacağımız koltukların, yataklarımızın ergonomik olmasına dikkat ediliyor.
Yatağımız rahat değilse, anatomik yapıya uygun tasarlanmamışsa uyku kalitemiz bozuk olacağı için sabahları kalktığımızda dinlenmemiş hatta daha da yorgun hissediyoruz bu da günlük yaşamımızı olumsuz etkiliyor. Mutfağımız dikkatli bir şekilde tasarlanmamışsa, yüksek dolaplardan tabak indirmek, buzdolabı ile çalışma alanımız arasında uzun bir mesafede sürekli gidip gelmek zorunda kalıyorsak burada yemek pişirmek kâbusa dönüyor. Elektrik süpürgemiz, paspasımız ergonomik değilse gün sırt ve bel ağrısından muzdarip oluyoruz.

Kronik ağrılar, fibromiyaljiler, bel ve boyun fıtıkları hep ergonomik olmayan ortamda, uygun olmayan pozisyonlarında çalışmaktan kaynaklanıyor.

Başlangıçta ergonomik ürünleri satın almak ya da ergonomik mekân tasarımları yapan uzmanlarla çalışmak pahalı gelebilir ama kaybedilecek sağlığın yanında bu masrafın lafı edilemez. Günün sonunda hem sağlığını hem de parasını kazanan da bunları tercih eden taraf oluyor.

NİLÜFER BEKÇİ