Merkezefendi Belediyesi’nin düzenlediği kitap fuarında katılımcılara dağıtılan Serkan Urgancı’nın “Mary Efes’e Yolculuk” adlı kitabı su gibi akıp giden tarihi bir roman. Yazarın bence son derece başarılı olduğu kitap okuyucusuna tarihin iki farklı dönemi arasında yaptırdığı yolculuklarla devam ediyor.
Altı yaşında amansız bir hastalığın pençesine düşmüş oğlunu kurtarma çabası içindeki Jane, bir taraftan kendisi ve ailesinin geçmişi ile ilgili çok önemli bir gerçeği öğrenirken diğer taraftan da gördüğü rüyaların rehberliğinde oğlunun son kurtulma ümidi olan kutsal suyu bulmak üzere Efes’e doğru bir yolculuğa çıkıyor. Bu yolculuk sırasında gördüğü rüyalarda Meryem Ana’nın İsa’nın havarileri ve Kudüs’teki Hristiyan topluluğu ile yaptığı uzun ve tehlikeli yolculukta onlara eşlik ediyor.
Bu iki kadının yolculuk hikâyesinde ve hikâyenin sonunda Tarsus, Hierepolis, Attaleia ve Efes hakkında önemli bilgiler veriyor Serkan Urgancı. Ayrıca yayınlanacak iki kitapta bu hikâyenin devamının da geleceğini belirtiyor.
Yazar son sözünde Vatikan’ın Meryem Ana’nın evinin Selçuk’ta olduğunu kabul etmiş olduğuna, Papa’nın buraya iki defa ziyarete geldiğine, Hıristiyanların kabul ettiği dört İncil’den birinin Aziz Yuhanna tarafından Efes’te yazıldığına, Hıristiyan kilisesinin iki kurucusundan biri olan Aziz Pavlus’un Tarsus’ta yaşadığına hatta Tarsuslu Pavlus olarak anıldığına dikkat çektikten sonra bizim bu hikâyeleri dünyaya tanıtamamış olmamızın ülkemizde inanç turizminin olması gerekenden çok daha az olduğunu belirtiyor. İncil’de adı geçen ve Vahiy gönderilen yedi kilisenin Efes, Bergama, Tiyartira, Sart, Filadelfiya ve Laodikya’da olduğunu da vurgulayan yazar “Anadolu sadece medeniyetler açısından değil,2,2 milyar Hristiyan için de son derce önemlidir.” diyor ve amacının başta ABD olmak üzere yurt dışında bu kitabın yayınlanmasını ve büyük yapım firmaları tarafından beyaz perdeye aktarılmasını sağlamak ve bu yolla bu önemli merkezlerimizi dünyaya tanıtarak ülkemizde inanç turizminin gelişmesine katkı sağlamak olduğunu söylüyor.
Serkan Urgan hikâyenin bitiminde İsa’nın Havarileri, Aziz Pavlus, Meryem Ana Evi, gördüğü rüyalarla bu evin bulunmasını sağlayan Anne Catherine Emerich, Efes, Tarsus, Side, Hierapolis ve daha birçok konuda kısa fakat önemli bilgiler veriyor.
“Efeslilerin, Tarsusluların, Hierapolislilerin,Attaleialıların da atalarımız olduğunu benimsediğimiz gün, kadim Anadolu toprakları bize tüm zenginliklerini sunacak” sözüne son derece hak verdiğim yazarımızın diğer iki kitabını sabırsızlıkla bekliyorum.
GÜNDEM
11 Eylül 2024GÜNDEM
11 Eylül 2024ÇEVRE
11 Eylül 2024EKONOMİ
11 Eylül 2024GÜNDEM
11 Eylül 2024GENEL
11 Eylül 2024GÜNDEM
11 Eylül 2024GENEL
11 Eylül 2024YAZARLAR
11 Eylül 2024ÇEVRE
11 Eylül 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.