0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

22 Kasım Dünya Diş Hekimleri Günü dolayısıyla iki başarılı kadın diş hekimi Aysel Gürel Kuvvetoğlu ile Periodontoloji Uzmanı Merve Tekelioğlu’nun Hastane Caddesi, Umut İş Merkezi’nde yer alan kliniklerini ziyaret ettik. Aysel Gürel Kuvvetoğlu ve Periodontoloji Uzmanı Merve Tekelioğlu, Denizli’de alanlarında uzman isimler arasında ilk sıralarda yer alıyor. İki uzman isim bir araya gelerek, son teknoloji sistemleri ve tedavi yöntemleriyle Denizlili vatandaşların sağlıklı dişlere kavuşmasını sağlıyor. Klinik, iki başarılı diş hekiminin iş birliğinde daha güçlü bir şekilde faaliyet göstermeye devam ediyor. 

BİRÇOK SAĞLIK SORUNUNA ZEMİN HAZIRLAYABİLİYOR

Ağız ve diş sağlığının beslenme, konuşma, fonetik gibi birçok konuyu etkilediğini söyleyen Kuvvetoğlu, sağlığın başlangıcının ağız sağlığından geçtiğini ifade etti. Kuvvetoğlu, ağız sağlığının bozulmasının bütün vücutta enfeksiyon oluşmasına zemin hazırlayabileceğine dikkat çekerek, “Ağız ve diş sağlığı konusunda diş çürükleri ve diş eti hastalıkları iki önemli konuyu oluşturuyor. Dişin yapısının ve işlevinin bozulması, dişlerin görevini tam yapamamasına yol açarak; sindirim sistemi, kalp, böbrek gibi organların olumsuz etkilenmesine kaynaklık eder. Çürük, eksik diş gibi sorunlar konuşmada zorluk oluşturarak, sosyal etkileşimi de azaltır. Bu bakımdan diş kayıplarına kadar ilerleyen diş sorunları ile karşı karşıya kalmadan önce, 6 aylık periyotlarla diş kontrollerinin aksatılmamasını öneriyoruz” dedi.  Kuvvetoğlu, günde en az 2 defa etkin bir şekilde diş temizliği yapılması gerektiğine vurgulayarak, diş ipi kullanarak yapılan ara yüz temizliğinin göz ardı edilmemesi gerektiğini ifade etti.

DİŞ ETİ HASTALIKLARI SİNSİ İLERLİYOR

Diş Eti Hastalıkları ve Cerrahisi Uzmanı Merve Tekelioğlu, diş eti hastalıklarının kimi zaman diş kökünü çevreleyerek çene kemiğine kadar ilerleyebileceği uyarısında bulunarak, diş eti hastalıklarının çoğu zaman ağrılı belirti vermediğini söyledi. Diş eti hastalıklarının birçok sebebi olduğunu dile getiren Tekelioğlu, “Karşılaştığımız diş eti problemleri çoğunlukla hatalı ya da eksik fırçalamaya bağlı biyofilm dediğimiz tabakanın dişler üzerinde birikmeye başlamasıyla karakterize olur. Bunun haricinde özel durumlara bağlı da diş eti hastalıkları oluşabiliyor. Bunlar bazı spesifik mikroorganizmaların, mantarların, bazı bakterilerin, virüslerin oluşturduğu gruplar. Otoimmün dediğimiz kişinin kendi bağışıklık sisteminin kendi kendine savaş açtığı durumlarda da ortaya çıkabiliyor. Bu sebepler dışında ağız içi kanserleri de diş eti hastalığı grubunda ağız içi dokuyu etkileyebiliyor. Bazı tedavilerin devamında, ortodontik ve protetik tedavi aşamasında, birtakım yaralanmalara bağlı ağız içinde diş eti hastalıkları görebiliyoruz. Fakat karşılaştığımız vakaların büyük çoğunluğu fırçalama sorunlarından oluşuyor” şeklinde konuştu.

DİŞ KAYBI OLMADAN TEDAVİ MÜMKÜN

Diş eti kanamalarının diş eti hastalıklarında önemli bir sinyal olduğunu söyleyen Tekelioğlu sözlerini şöyle sürdürdü, “Fırçalama aşamasında diş kanamaları oluyorsa mutlaka bir hekime başvurulmalı. Diş eti hastalıkları geri döndürülebilir bir süreç. Diş etine zarar vermeden cerrahi müdahale yapılmadan önlenebilir. Öncelikle cerrahi olmayan tedavi dediğimiz, diş taşlarını uzaklaştırma, diş taşı temizliği ve kök yüzeyi düzleştirme yöntemlerini uyguluyoruz. Diş taşları her zaman görünmez. Görünmeyen diş taşları diş eti altına ilerleyerek orada birikiyor. Bunları tedavi ile temizleyerek diş eti hastalıklarının önüne geçebiliyoruz. Amacımız mekanik olarak ağız içinde birikmeye meyilli olan bakterilerin birikmesini engellemek. Günde en az iki dakika etkin bir biçimde dişlerin fırçalanmasını öneriyoruz. Fırçalama şekli de oldukça önemli. Fırçalama esnasında dişlere uygulanan basınç ve dişlerde ulaşılabilen noktalar önem kazanıyor. Sağlıklı dişler için rutin ağız ve diş bakımı ile kontrollerin aksatılmamasını öneriyoruz.” Durdu KARADEMİR-ÖZEL HABER