0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Urhan, yaptığı açıklamasında; “Yüzde 50’lik bir artışla asgari geçim indirimi de dahil olmak üzere 4 bin 253 TL olarak açıklanan asgari ücret, aslında gerçek enflasyon ile halkın enflasyonunun birbirini tutmadığını bizlere göstermiştir” dedi. Urhan, “Diğer taraftan 2022 yılı içinde enflasyonun ne olacağını, hayat şartlarının nasıl değişeceğini kestirmemiz bu ekonomik şartlarda mümkün gözükmemektedir. Bu nedenle asgari ücrette önümüzdeki yıl içinde bir düzenleme daha yapılması ihtimali çok yüksektir” dedi.

Vergi indirimini olumlu, ancak yetersiz bulan Urhan, “Öte yandan her ne kadar açıklandığı üzere asgari ücret üzerindeki gelir ve damga vergileri alınmayacak olsa da hala asgari ücretin üzerindeki vergi yükü yüzde 40 civarındadır ve bu oran çok yüksektir. Bu vergilerin de azaltılması veya kaldırılması olumlu anlamda çalışana yansıyacaktır. Bu konuda devletin gerekli fedakarlığı yapması ve kolaylaştırıcı bir tutum alması gerekmektedir” açıklamasında bulundu.
İllere göre asgari ücret belirlenmesinin değerlendirilmesi gerektiğini belirten DEGİAD Başkanı, “Ayrıca yaşam şartlarının ülkemizde bölgelere göre farklılık gösterdiğini göz önünde bulunduracak olursak, bölgesel asgari ücret uygulamasını da masaya yatırmak seçenekler arasındadır” diye konuştu. Enflasyonun devam etmesi halinde yüzde 50’lik zammın eriyeceğini belirten Urhan şunları söyledi: “Tüm bunların yanı sıra enflasyon ve kur bu hızda artmaya devam ederse yüzde 50’lik asgari ücret artışının da süreç içinde eriyeceği yadsınamaz bir gerçektir. Bu nedenle öncelikli odağımız enflasyonla mücadele, kurda oynaklığın azaltılması ve öngörülebilir bir ekonominin tesis edilmesi olmalıdır.”

Editör : Kubilay Y. GERBOĞA / HABER MERKEZİ