OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK NEDİR?

Obsesif kompulsif bozukluk, toplumda genel olarak yüzde 2-3 oranında görülüyor. Takıntılı düşünce, fikir ve dürtülerin obsesyon, yineleyici davranışlar ve zihinsel eylemlerinse kompulsiyon adı verildiği ruhsal bir hastalık olan obsesif kompulsif bozukluk ile ilgili bilgi veren Psikolog Cemrenaz Coşkun Aykota, belirtileri ve tedavileri hakkında bilgi verdi.

Obsesif kompulsif bozukluğun önemsenmesi gereken bir durum olduğunu belirten Psikolog Cemrenaz Coşkun Aykota, “Kompulsiyonlar, obsesyonların neden olduğu yoğun sıkıntı ve huzursuzluğu azaltmak ya da ortadan kaldırmak üzere yapılan yineleyici davranış ve zihinsel eylemlerdir. Bulaşma, kirlenme, kuşku, dini ve cinsel içerikli obsesyonlar, temizlik, kontrol, sayma, biriktirme kompulsiyonları sıkça görülen çeşitleridir. Kirli olamadığını bildiği halde kirlenme obsesyonu olan bireyin, mantıksız olduğunu bildiği halde kendine engel olamadığı, temizlik yapmaması halinde ciddi iç sıkıntısı yaşaması ve gün boyu temizlik yaparak vaktini geçirmesi en tipik örneğidir” dedi.

OBSESİF KOMPULSİF BOZUKLUK TEDAVİSİ VAR MI?

Cemrenaz Coşkun Aykota, “Daha titiz, mükemmelliyetçi, temiz biri olmanın ve evinde doğalgazı kapattığına emin olmanın nesi kötü olabilir diye düşünülmesi ise tabii ki olağandır. Bu noktada hangi koşullarda bu durumun bozukluk sayılacağı netleştirilmelidir. Öncelikle kişinin ve çevresinin bu durumdan rahatsızlık duyması, sosyal veya iş hayatında aksamalara yol açması önemli bir göstergedir. Kişinin bu obsesyon veya kompulsiyonlarının günün önemli bir kısmını kapsaması yine tanıyı desteklemektedir. Obsesif kompulsif bozukluk tanısı konulduğunda ise bu durumun genellikle tedavi olmadan geçmeyeceği bilinmelidir. Yalnızca ilaç tedavileri değil psikoterapi yöntemleri ile de başarı sağlanması mümkündür. Bilişsel davranışçı terapi uygulaması özellikle exposure dediğimiz alıştırma yöntemleri bu yakınmalarla çalışırken kullanılmaktadır” diye konuştu.

DÖNGÜYÜ TERSİNE ÇEVİRMEK KİŞİNİN ELİNDE DEĞİLDİR

Coşkun Aykota: “Unutulmaması gereken ise bir duygu düşünce veya davranışı ne kadar reddedersek o kadar şiddetle geri döneceğidir. Örneğin bir düşünceyi düşünmemeliyiz dediğimiz anda o düşünce zihnimizde daha çok belirecektir. Bu durum obsesif kompulsif bozukluğun temelini oluşturmakta ve bu döngüyü tersine çevirmek çoğu zaman kişinin elinde olamamaktadır. Bu sebeple bir ruhsal bozukluğun ne olduğu hangi durumlarda, nasıl yaşandığı konusunda bilgi sahibi olmak dahi yakınmalarda önemli bir azalmaya neden olacaktır. Bu durumu gidermek için yardım aramak ise bir seçenek değil çoğu zaman gerekliliktir.”

ÖZEL HABER- FATMA TUNÇER

Benzer Videolar