Yüzyıllardır kadının toplum içindeki rolü ve konumu tartışılagelmiştir. Dünyanın birçok ülkesinde kadın, toplumda ikinci planda konumlandırılmıştır. Ev düzeni, çocuk bakımı gibi roller kadının görevleri arasında yer almıştır. Tüm bunlarla birlikte kadın, şiddetle mücadele etmek zorunda bırakılarak, hakkı olan birçok konuya erişmede sorunlarla karşı karşıya kalmıştır. Birçok toplumsal öğretiler çerçevesinde eşinin isteklerinin dışında davranış sergileyen kadının şiddetle cezalandırılması normalleştirilmektedir. Eşinin istekleri doğrultusunda hareket etmesi beklenen kadın ‘makul kadın’ olarak adlandırılır. Kadının şiddete maruz bırakılması, eşinin ve aile büyüklerinin isteklerine göre davranış sergilemesi için bir araç olarak görülmektedir. Kadınları konu edinen ve toplumsal hayatta kullanılan atasözlerinde de kadını sınırlayan ifadelerle karşılaşmaktayız. “Kızını dövmeyen dizini döver” “Kadının karnından sıpayı, sırtından sopayı eksik etmeyeceksin” “Kadının saçı uzun, aklı kısa olur” “Kadının kazdığı kuyudan su çıkmaz” gibi toplumun temeline yerleşmiş atasözleri sözlü kültürümüzde hala yerini koruyor. Zamanla teknolojik gelişmeler ve hukuksal işleyişte ortaya çıkan yeni yaptırımlar kadının var olma çabasını görünür kıldı. İnternet ağının yaygınlaşması, medyanın toplum üzerinde güçlü etkilerinin bulunması şiddet gören kadınların maruz kaldığı şiddet olaylarını duyurmasını sağladı. Kadının ve çocuğun eğitimi, sağlığı, gelişimi gibi konularda çalışma yürüten STK’lar, kurum ve kuruluşlar şiddetin yıkıcı sonuçlarına dikkat çekerek önleyici faktörlerin işleyişini sürdürmesi için çalışmalar yürütmektedir. Devlet destekli kuruluşlar kadının toplum içindeki rolünü, eğitim ve işgücüne katılımını belirleyerek, kamusal hayatta ve özel hayatında refah bir şekilde var olabilmesi adına adımlar atmaktadır. Hukuk sisteminde de kadına yönelik şiddet olaylarını caydırıcı uygulamalar devreye sokuluyor. Fakat yine de şiddet olaylarını her geçen gün yazılı ve görsel medyadan okuyor ve duyuyoruz. Bianet’in (https://bianet.org/bianet/bianet/133354-bianet-siddet-taciz-tecavuz-cetelesi-tutuyor) yaygın medyada yer alan “erkek şiddeti çetelesi” verilerine göre; 2022 yılının ilk 10 ayında 280 kadın öldürüldü. 675 kadın şiddete, 121 kadın tacize maruz kaldı. 440 kadın ise seks işçiliğine zorlandı. 204 kız ve erkek çocuğu istismara maruz bırakıldı. Görünen rakamların ardında kalan hayatlar ise darmadağın bir şekilde var olmaya devam etmek zorunda kalıyor.
Kadına yönelik şiddetin önlenebilmesi amacıyla gerçekleştirilen konferans, seminer ve sempozyumlarda elde edilen sonuçların vatandaşa anlatılamaması, şiddetin öldürücü sonuçlarının farkına varılmasının sağlanamaması sonucunda şiddet önleme çalışmaları sınırlı kalacaktır. Bu bağlamda her türlü şiddete yönelik önleyici tedbirlerini alınabilmesi amacıyla kurum ve kuruluşların iş birliğinde geniş çaplı bir eylem planı uygulamaya koyulmalıdır. Hep birlikte el ele vererek şiddete dur diyebiliriz. Yüzünde gülücükler açan kadınlarımızla mutlu bir dünya ümidiyle.
GÜNDEM
25 Mart 2023GÜNDEM
25 Mart 2023GÜNDEM
25 Mart 2023GENEL
25 Mart 2023GENEL
25 Mart 2023GENEL
25 Mart 2023GENEL
25 Mart 2023GENEL
25 Mart 2023GENEL
25 Mart 2023GENEL
25 Mart 2023Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.